Tedbir Nafakası Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Aile Hukuku » Tedbir Nafakası Nedir?

Tedbir Nafakası Nedir? | Mükyen Hukuk

4271 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nda 4 çeşit nafaka düzenlenmiştir ve bunlardan birisi de tedbir nafakasıdır. Türk Medeni Kanununda düzenlenen nafaka türlerine aşağıda yer verilmiştir.

Tedbir Nafakası: Evlilik birliği içindeki eşlerin birbirinden kendilerinin ve 18 yaşını doldurmamış çocuklarının geçimleri için talep ettiği nafaka türü tedbir nafakasıdır ve bu nafaka boşanma davasıyla beraber ya da boşanma davası açılmadan önce talep edilebilir.

Yoksulluk Nafakası: Boşanma sonrası yoksulluğa düşecek olan eşin kendi geçimini sağlamak adına diğer eşten talep ettiği nafaka türü yoksulluk nafakasıdır.

İştirak Nafakası: Çocuğun ihtiyaçları ve geçimine katkıda bulunması yükümlülüğü sebebiyle boşanma davasının ardından çocuğun velayetini üzerinde bulundurmayan eşe yüklenen nafaka türü iştirak nafakasıdır.

Yardım Nafakası: Yardım nafakası diğer nafaka türlerinden farklıdır. Türk Medeni Kanunu 364. maddesinde yer alan düzenlemelere göre; herkes yardım etmediği sürece yoksulluğa düşecek olan alt soy, üst soy ve kardeşlerine nafaka vermekle yükümlü sayılmıştır.

Boşanma Davası Açmadan Önce Tedbir Nafakası Talebi Nedir?

Öncelikle belirtmek gerekir ki; açılmış bir boşanma davasının olması tedbir nafakası talep edebilmek için şart değildir. Boşanma ve ayrılık davalarından hariç olarak tedbir nafakası talebi müstakil bir dava ile de ileri sürülebilir. Eğer bundan sonrasında bir boşanma davası açılır ise söz konusu iki dosya birleştirilerek dava görülmeye devam edilir.

Ortak ve beraber yaşam evlilik birliğinin gereklerinden birisidir. Ancak insan hayatında öyle durumlar olur ki; evlilik birliğindeki eşler birbirinden ayrı yaşarlar, yaşamak zorunda kalırlar ve bir eşin diğer eşten kendisinin ve varsa yanındaki ergin olmayan çocuklarının geçimini sağlamak için nafaka alma ihtiyacı ortaya çıkar. Söz konusu bu hallere örnek olarak; eşlerden birinin ortak konutun kilidini değiştirerek diğer eşin konuta girmesine engel olması, eşlerden birinin alkol veya uyuşturucu bağımlısı olması, eşlerden birinin şiddet uygulaması, kadının kocası tarafından terk etmek ve ortak konuta almamak kastıyla baba evine bırakılması vb. gibi haller verilebilir. Söz konusu bu hallerde ayrı yaşamasının haklılığını kanıtlamak şartıyla tedbir nafakası talep eden eşlerden birinin yerleşim yeri olan Aile Mahkemesinde ya da Aile Mahkemesi kurulmamış yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesinde tedbir nafakası davası açma hakkına sahiptir. Öte yandan burada önemle belirtmek gerekir ki; kendi kusuruna dayalı olarak ayrı yaşayan eşin diğer eşten tedbir nafakası talebi reddedilir. Buna göre; tedbir nafakası davasının kabul edilmesinin şartlarından birisi talep eden eşin ayrı yaşamasının haklılığını kanıtlamasıdır, bu sebeple de karardan önce nafakaya tedbiren hüküm verilmez. Fakat öte yandan reşit olmayan çocuklar adına anne ve babanın bakım yükümlülüğü sebebiyle tedbiren nafakaya hükmedilebilir. Boşanma davası öncesinde talep edilebilen tedbir nafakasının hukuki dayanağı ise Türk Medeni Kanunu madde 197’de yer alan “Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddî biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hâle gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir. Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hâkim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır.” ifadelerindedir.

Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Tedbir Nafakası Talebi Nedir?

Boşanma davasının açılmasının ardından ilgili eşlerin birbirinden ayrı yaşamaları kanuni bir hak haline gelir. Bu sebeple; kadın ya da erkek olması fark etmeksizin boşanma davası sebebiyle yoksulluğa düşecek olan eşe ve boşanma davası sürecinde hakimin söz konusu çocukların velayetini tedbiren üzerinde bıraktığı durumlarda çocuklar için de tedbir nafakasına hüküm verilir. Türk Medeni Kanunu 169. maddesinde "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re‘sen alır." ifadelerine yer verilir. Söz konusu bu maddeden anlaşılacağı üzere davanın hakimi tarafından tedbir nafakasına davanın taraflarınca talep olmasa da re’sen yani kendiliğinden hükmedilebilir.

Tedbir Nafakasında Kusur Nedir?

Türk Medeni Kanununda boşanma öncesi tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası için kusur durumu düzenlenmiştir. Ancak Türk Medeni Kanunu 169. maddesinde yer alan “ Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır.” hükmü gereği tedbir nafakası için kusur durumu düzenlenmemiştir. Buna göre tedbir nafakası kararının verilmesi için kusursuzluğun gerektiği şeklinde bir düzenleme mevcut değildir. Bu duruma örnek olarak Yargıtay 2. HD 2002/16729 E. 2002/18114 K. Sayılı kararında “başka bir erkekle yaşayan kadına tedbir nafakası verilemez.” ifadelerine yer verilmiştir.

Çalışan Eşe Tedbir Nafakası Nedir?

Tedbir nafakasına hükmedilirken hakim tarafından ilk olarak tarafların ekonomik, sosyal durumlarını, aldıkları ücretlerini, primlerini iddia edilen mal varlıklarının araştırması yapılır. Söz konusu bu hallerde eşlerin ikisinin de çalışıyor olması ve gelirlerinin olması eşlerden birine tedbir nafakası bağlanmasına engel teşkil etmez. Bu halde eşlerden ikisinin de çalışması durumunda gelir düzeyleri arasında ciddi bir fark olması halinde tedbir nafakasına hüküm verilebilir. Fakat burada belirtmek gerekir ki; eşlerin ikisinin de gelir düzeyinin aynı olması durumunda birbirlerine karşı tedbir nafakası verme yükümlülüğü yoktur.

Tedbir Nafakası Yükümlülüğünün Başlaması, Değiştirilmesi ve Sona Ermesi Nasıl Olur?

Boşanma davasının açıldığı tarihten davanın kesinleşmesine kadar tedbir nafakası yükümlülüğü devam eder. Ancak burada belirtmek gerekir ki; tedbir nafakası kararları değiştirilemez ya da kaldırılamaz nitelikte kararlardan değildir çünkü tedbir nafakası kararları hakim tarafından ara karar şeklinde verilir. Buna göre; değişen hal ve koşullar dosyada deliller ile sabit olunduğunda tedbir nafakası yükümlülüğü sona erebilir ya da tedbir nafakası yükümlüsü ve tedbir nafakası miktarı değişebilir. Eşlerden birinin ölmesi durumu, gaiplik kararı alınması, eşlerden birinin başkası ile düzenli yaşamaya başlaması, boşanma davasından ya da tedbir nafakası talebinden feragat edilmesi gibi hallerde tedbir nafakası yükümlülüğü sona erer.

Tedbir Nafakasının Ödenmemesi Nedir?

Öncelikle belirtmek gerekir ki; tedbir nafakası alacağı mahkemenin hukuken icra edilebilir olan ara kararına dayanır. Bu sebeple; tedbir nafakasının yükümlüsü olan kişi tarafından ödenmediği hallerde işbu ara karar ile ilamlı icra takibi başlatılabilir. Buna ek olarak nafaka borcunun ödenmemesinin cezai boyutu da mevcuttur.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20