Borçlar Hukukunda Cezai Şart Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Borçlar Hukuku » Borçlar Hukukunda Cezai Şart Nedir?

Borçlar Hukukunda Cezai Şart Nedir? | Mükyen Hukuk

Türk Borçlar Kanununun 179. ve 182. maddeleri arasında ceza koşulu düzenlenmiştir ancak cezai şartla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi ile ilgili düzenleme Türk Borçlar Kanununun 179. maddesinde yer alır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu Madde 179

Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklıya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.

Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.

Borçlunun, kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır.

Ceza ile zarar arasındaki ilişki ise Türk Borçlar Kanunu 180. maddesinde yer alır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu Madde 180

Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir.

Alacaklının uğradığı zarar kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı, borçlunun kusuru bulunduğunu ispat etmedikçe aşan miktarı isteyemez.

Cezanın miktarı, geçersizliği ve indirilmesi ile ilgili düzenleme ise Türk Borçlar Kanunu 182. maddesinde yer alır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu Madde 182

Taraflar, cezanın miktarını serbestçe belirleyebilirler.

Asıl borç herhangi bir sebeple geçersiz ise veya aksi kararlaştırılmadıkça sonradan borçlunun sorumlu tutulamayacağı bir sebeple imkânsız hâle gelmişse, cezanın ifası istenemez. Ceza koşulunun geçersiz olması veya borçlunun sorumlu tutulamayacağı bir sebeple sonradan imkânsız hâle gelmesi, asıl borcun geçerliliğini etkilemez.

Hâkim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir.

Yukarıda verilen kanun maddelerinde daha önce de belirttiğimiz gibi ceza koşulu düzenlenmiştir ancak cezai şartla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Ancak söz konusu bu kanun maddelerinden yola çıkarak cezai şartı; cezai koşul borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi hallerinde alacaklıya ödenmesi gereken ve şartları daha önceden sözleşmeyle kararlaştırılmış olan edim şeklinde tanımlamak mümkündür. Bu bağlamda cezai şart için alacaklı olan kişi açısından iki avantajlı durum mevcuttur. Bu avantajlardan ilki borçlunun sözleşmesel edimini yerine getirmesi bakımından bir baskı aracı olması niteliği iken; diğer avantaj ise alacaklı açısından bir teminat niteliği taşımasıdır. Buna göre; söz konusu ceza koşulu her tür sözleşme içinde kararlaştırılabilir.

Burada belirtmek gerekir ki; herhangi bir sözleşmeye cezai koşul eklenmesinin önünde hukuki bir engel yoktur. Bu duruma ek olarak ayrı bir sözleşme yapmak suretiyle de cezai koşul kararlaştırılabilir.

Cezai Şartın Unsurları Nelerdir?

Yukarıda yer verilen kanun maddelerinin yorumlanmasının ardından ortaya çıkan cezai şartın 3 unsuruna aşağıda yer verilmiştir.

Asıl Borç Mevcut Olmalıdır

Burada belirtmek gerekir ki; ceza koşulu alacaklı bakımından borçluya karşı kullanılacak bir baskı aracı niteliği taşımaktadır. Söz konusu bu baskı asıl borcun ifasına yönelik bir baskıdır. Bu nedenle ceza koşulunun ilk unsurunu asıl bir borcun varlığı oluşturur. Öte yandan burada önemle ifade etmek gerekir ki; asıl borcun sebebinin cezai koşul açısından bir önemi bulunmamaktadır. Söz konusu asıl borç sözleşmesel bir borç olabileceği gibi haksız fiil ya da sebepsiz zenginleşme kaynaklı bir borç da olabilir. Öyle ki zamanaşımına uğramış bir borcun ceza koşuluna bağlanması mümkündür.

Cezai Şart Bağımsız Bir Edimdir

Ceza koşulu asıl borcun taahhüdü işlevi gördüğünden asıl borçtan ayrı ve bağımsız bir nitelik taşır.

Cezai Şart Asıl Borcun Yanında Fer-i Borç Niteliğindedir

Burada belirtmek gerekir ki; fer-i borcun akıbeti asıl borca bağlıdır. Bu demektir ki asıl borç geçersiz ise feri borç da geçersiz olacaktır. Buna göre; cezai koşulun talep edilebilmesi için asıl borcun geçerli ve muaccel olması gerekir. Bu bağlamda; asıl borcun herhangi bir sebeple ortadan kalktığı durumlarda feri borç da ortadan kalkacaktır. Aynı şekilde ifa yeri bakımından bir değerlendirme yapıldığında feri borcun asıl borcun ifa yerinde ifa edileceği sonucuna varılacaktır. Asıl borç ile ceza koşulu arasındaki bağlılık ceza koşulunun muacceliyet zamanında sona erer. Ceza koşulu muaccel olduğu andan itibaren artık bağımsız bir borç niteliğini kazanır.

Cezai Şart Çeşitleri Nelerdir?

Burada belirtmek gerekir ki; ceza koşulu aşağıda yer alan 3 şekilde düzenlenebilir. Bu şekiller;

Seçimlik Ceza Koşulu

Türk Borçlar Kanununun 179. maddesinin 1. fıkrasına göre; bir sözleşmenin hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı olan kişi, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir. Kanunun bu ifadelerinden anlaşılacağı üzere bu tür durumlarda alacaklıya seçimlik bir hak tanınmıştır. Seçimlik ceza koşulunun mevcudiyeti halinde alacaklı ya ceza koşulunu ya da borcun ifasını talep edebilir. Öte yandan iki borç aynı anda talep edilemez.

İfaya Eklenen Ceza Koşulu

Türk Borçlar Kanununun 179. maddesinin 2. fıkrasında "Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir." ifadelerine yer verilmiştir. Buna göre; kanundaki ibarelerin mevcudiyeti halinde alacaklı hem ceza koşulunun hem de asıl borcun ifasını talep edebilir.

Dönme Ceza Koşulu

Türk Borçlar Kanununun 179. maddesinin 3. fıkrasında ise "Borçlunun, kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır." İfadeleriyle dönme ceza koşulunu düzenlemiştir. Buna göre; dönme ceza koşulu diğer iki durumun aksine borçlu yararınadır. Borçlu olan kişi dilerse cezai koşulu ifa ederek asıl borcu ifa yükümlülüğünden kurtulabilir.

Cezai Koşulda İndirim Nedir?

Dava hakimi tarafından ceza koşulunun indirilmesini takdir edilebilir. Takdir hakkı adi işlerde uygulama alanı bulur. Ticari işlerde ise ceza koşulu indirilemez. Bu nedenle tacirler bakımından ceza koşulunda indirim yapılamaz. Söz konusu bu genel kuralın istisnası ceza koşulunun tacirin mahvına sebebiyet vermesi halidir. Eğer ki somut olayın özelliklerine göre ceza koşulu tacirin mahvına sebebiyet veriyorsa hakim ceza koşulunun indirilmesini takdir edebilir.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20