Denetimli Serbestlik Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Ceza Hukuku » Denetimli Serbestlik Nedir?

Denetimli Serbestlik Nedir? | Mükyen Hukuk

Yasa tarafından belirlenen deneme süresinde, ilgili kişinin cezasının sosyal hayat içerisinde infazına olanak sağlayan bir ceza hukuku kurumu denetimli serbestlik olarak tanımlanır. Bu bağlamda suç işleyen kişi sosyal hayat içerisinde denetimli serbestlik aracılığı ile gözlemlenir. Kişinin ailesiyle bağlarını sürdürebilmesi ve dış dünya ile uyum sağlayabilmesi amacıyla denetimli serbestlik yasası çıkarılmıştır. Buna göre uygulamada denetimli serbestlik; hükümlü olan kişinin cezasını cezaevinde infaz ederken koşullu salıverilmesine belli bir süre kalınca tahliye edilerek dışarda sosyal hayat içerisinde denetim altında tutulması şeklinde uygulanır.

Denetimli Serbestlik Yasası Nedir?

5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunu’nun 105/A maddesinde yer alan düzenlemeler denetimli serbestlik yasası olarak ifade edilir. Söz konusu bu yasanın denetimli serbestlik yasası olarak adlandırılmasının sebebi 5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunu’na yapılan bir ek ile birçok kişinin cezaevinden tahliyesinin sağlanmış olmasıdır.

Kapalı Cezaevinden Açık Cezaevine Geçiş Şartı Nedir?

Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2021/12022 kararında kapalı cezaevinden açık cezaevine geçiş şartı ile ilgili olarak “30/03/2020 tarihine kadar işlenmiş bir kısım suçların infazı sırasında, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezanın infazı usulünden faydalanmak için, açık cezaevinde bulunma ya da kapalı ceza evinde olup da açık cezaevine ayrılma şartlarının taşınmasının gerekmez. Hapis cezasının belirli bir bölümünün infaz edilmiş olması ve iyi halli olunması durumunda, hapis cezanın koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak koşuluyla infazı mümkündür.” ifadelerine yer verilmiştir.

Adli Para Cezası Alanların Durumu Denetimli Serbestlik Yasası ile Ne Olur?

Öncelikle belirtmek gerekir ki Ceza infaz Kanunu 105/A-4 ve md.106/9 maddeleri çerçevesinde adli para cezasına mahkum olan kişiler, her durumda adli para cezasını ödemek zorundadırlar, hiçbir şekilde Geçici 6. maddede düzenlenen koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanamazlar. Buna göre; adli para cezası mahkumiyeti, ister doğrudan verilmiş olsun, ister hapis cezası ile birlikte verilmiş olsun ya da isterse hapis cezasından çevrilmiş olsun yeni düzenlemeden yararlanamaz. İlgili kanun maddelerine göre aynı hükümde hem adli para cezası hem de hapis cezası mevcut ise, adli para cezası ödenmelidir. Öte yandan hapis cezası için 5275 sayılı Geçici 6. madde düzenlemesinden faydalanılmalıdır.

Suçta Tekerrür Halinde Uygulama Nasıl Olur?

Mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanan hükümlüler, 5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunun 61. ve 173. maddesinde açıklanmıştır. İlgili kanun maddelerine aşağıda yer verilmiştir.

Ceza İnfaz Kanunu Madde 61

  1. 5237 sayılı Kanunun 58 inci maddesine göre haklarında tekerrür hükmü uygulanan hükümlülerin cezası, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir.
  2. Mükerrirlere özgü infaz rejimi, 5275 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin bir ilâ üçüncü fıkrasında gösterilen esas ve usullere göre yerine getirilir.
  3. 5275 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin dört ilâ altıncı fıkralarına göre hükmedilen denetimli serbestlik tedbirleri, aynı Kanunun 104 üncü maddesine göre denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlükleri ya da büroları tarafından yerine getirilir.

Ceza İnfaz Kanunu Madde 173

(1) Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;

  • a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,
  • b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,
  • c) Süreli hapis cezasının dörtte üçünün, kurumda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir.

(2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverilme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz.

(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez.

(4) Mükerrirler hakkında 5275 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin dört ve altıncı fıkralarına göre mahkemece hükmedilen mükerrirlere özgü denetimli serbestlik tedbiri aynı Kanunun 104 üncü maddesine göre denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlükleri veya bürolarınca yerine getirilir.

Denetimli Serbestliğe Uymama Nedir?

Hükümlü olan kişi denetimli serbestlik yasası ile getirilen kurallara uyacağını taahhüt etmesi sonucunda tahliye edilir. Ancak burada belirtmek gerekir ki denetimli serbestliğe uymama halinde kişinin yararlandığı infaz şekli ortadan kalkar. Buna göre; denetimli serbestlik uygulamasının ihlal edilmesi durumunda ilgili kişi hükümle tekrar cezaevine alınır.

Hükümlünün Denetimli Serbestlik Müdürlüğü Programına Uymamada Israr Etmesi

Hükümlünün denetimli serbestlik müdürlüğü programına uymamada ısrar etmesi hali ile ilgili olarak Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2015/1863 kararında “Hükümlü denetimli serbestlik müdürlüğü tarafından belirlenen programa devam etmek zorundadır. Hükümlünün müdürlüğün belirlediği “programa riayet etmemede ısrar etmesi” halinde denetimli serbestlik yasası ihlal edilmiş sayılır. Uygulamada belirlenen programa iki kez riayet edilmemesi “programa uymamada ısrar” olarak kabul ediliyor. Nitekim Yargıtay, bir kez imza atmayan bir kez de görüşmeye gitmeyen kişinin denetimli serbestlik yasasını ihlal ettiğini kabul etmiştir.” ifadelerine yer verilmiştir.

Hükümlünün Denetimli Serbestlik Yasasından Yararlanma Talebinden Vazgeçmesi Halinde Ne Olur?

Öncelikle burada belirtmek gerekir ki hükümlü olan kişinin, denetimli serbestlik yasasından faydalanarak tahliye olmasının ardından kendiliğinden bu hakkından feragat etmesi mümkündür. Söz konusu bu halde hükümlü olan kişi için denetimli serbestlik tedbirleri daha ağır gelebilir. Söz konusu bu halde ilgili kişi özel bir gerekçe göstermeden talepte bulunursa denetimli serbestlik kanunu sebebi ile yapılan uygulamaya son verilerek cezası cezaevinde infaz edilmeye devam edilir.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20

Diğer Makalelerimiz: