Katalog Suç Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Ceza Hukuku » Katalog Suç Nedir?

Katalog Suç Nedir? | Mükyen Hukuk

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununda yer alan bazı koruma tedbirlerinin uygulanabileceği sınırlı sayıdaki suç listelerine katalog suçlar denir. Özellikle belirtmek gerekir ki tutuklama nedenleri için katalog suçlar önemlidir.

Ceza Muhakemeleri Kanununun 100. maddesinin 3. fıkrasında listelenmiş şekilde katalog suçlar yer alır. Söz konusu bu suçların en önemli özelliği, ilgili suçlardan birinin işlenmesi halinde şüpheli ya da sanık için tutuklama nedenlerinin var kabul edilmesidir. İlgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Ceza Muhakemeleri Kanununun 100/3

(3) Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:

a) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;

  1. Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),
  2. (Ek:6/12/2019-7196/58 md.) Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (madde 79, 80)
  3. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),
  4. (Ek: 6/12/2006 – 5560/17 md.) Silahla işlenmiş kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent e) ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87),
  5. İşkence (madde 94, 95)
  6. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),
  7. Çocukların cinsel istismarı (madde 103),
  8. (Ek: 6/12/2006 – 5560/17 md.) Hırsızlık (madde 141, 142) ve yağma (madde 148, 149),
  9. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),
  10. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),
  11. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),
  12. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315),

b) 10.7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.

c) 18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.

d) 10.7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.

e) 21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.

f) 31.8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.

g) (Ek: 27/3/2015-6638/14 md.) 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 33 üncü maddesinde sayılan suçlar.

h) (Ek: 27/3/2015-6638/14 md.) 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7. maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen suçlar.

Burada önemle belirtmek gerekir ki; tutuklama ciddi koruma tedbirlerinden biridir. Bu nedenle mahkeme hakiminin söz konusu bu kararı verebilmesi için ortada bazı somut sebeplerin mevcut olması gerekir. Söz konusu hükmün kağıt üzerinde kalmasını önleme ve maddi gerçeğin ortaya çıkması amacıyla bazı tutuklama sebeplerinin mevcudiyeti gerekir. Tüm bu sebeplerden dolayı şüpheli ya da sanık olan kişinin somut kaçma tehlikesi ya da delilleri karartma tehlikesi mevcut ise ölçülülük ilkesi gereği tutuklama kararı verilebilir.

Katalog Suçların İşlevi Nedir?

Öncelikle belirtmek gerekir ki; eğer şüpheli ya da sanık söz konusu katalog suçlardan birinden ötürü cezai sürece dahil olmuş ise hakimin yukarıda yer verdiğimiz tutuklama nedenlerini araştırma yükümlülüğü olmaz. Buna göre söz konusu bu halde doğrudan bu nedenleri var olarak kabul eder ve tutuklama kararı verebilir. Buna göre katalog suçların karine niteliği taşıdığını söyleyebiliriz. Bu demektir ki söz konusu hallerde aksi ispat edilene kadar tutuklama nedeninin mevcut olduğu kabul edilir. Konuyu daha ayrıntılı açıklamak gerekirse; normal şartlarda tutuklama nedeninin var olduğunu ispatlama ve açıklama yükümlülüğü savcı ya da hakimin üzerindedir. Öte yandan katalog suçların söz konusu olduğu hallerde tutuklama nedeninin olmadığını ispatlama yükümü şüpheli ya da sanık üzerinde olur. Söz konusu bu durumlarda ilgili kişinin kaçma ya da delil karartma ihtimali olmadığını, müşteki üzerinde baskı kurma gibi bir durumunun olmadığını somut verilerle ispat etmesi gerekir. Bu ispat ise rastgele iddialarla değil Ceza Hukuku Sistemi içerisinde gerekli ispat araçları kullanılarak yapılır. Çünkü aksi durumda ilgili kişi tutuklama nedeni olmadığını ispat edemez ve karine gereği tutuklanır. Buna göre tekrar vurgulamak gerekir ki şüpheli ya da sanık üzerinde olan ispat yükümlülüğü çok önemlidir.

Burada özellikle vurgulamamız gerekir ki kişi herhangi bir ispat sunmasa da mahkemenin de tutuklama nedeni olmadığına kanaat getirerek tutuklama kararı vermeme ihtimali de mevcuttur. Fakat belirtmek gerekir ki uygulama esnasında katalog suçlardan yapılan çoğu yargılamada hakimlerin tutuklama kararı verme eğilimi olduğu görülür.

Yukarıda yer alan Ceza Muhakemesi Kanunu 100. maddesinin 3. fıkrasında verilen suçlar nedeniyle yapılan soruşturma ya da kovuşturma sırasında şüpheli ya da sanık için tutuklama nedenlerinin gerçekleştiği kabul edilmektedir. Ancak daha önce de belirttiğimiz gibi bu bir karinedir ve her zaman aksi iddia edilebilir.

Katalog Suçlar Sebebiyle Tutuklanan Kişi Haksız Tutuklama Tazminatı Alabilir Mi?

Daha önce de belirttiğimiz gibi kanun maddesinde sıralanmış olan katalog suçların işlenmiş olması doğrudan tutuklama kararı verileceği anlamına gelmez. Buna göre söz konusu olabilecek tutuklamanın haksız şekilde olduğu ortaya konulur ve bu durum engellenebilir. Söz konusu bu halde yapılan yargılama sonucunda ilgili kişi beraat edilebilir. Bu halde tutuklamanın haksız olduğu tespit edilirse ilgili kişi haksız tutuklama tazminatı alabilir.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20

Diğer Makalelerimiz: