Yargılamanın Yenilenmesi (İade-i Muhakeme) Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Ceza Hukuku » Yargılamanın Yenilenmesi (İade-i Muhakeme) Nedir?

Yargılamanın Yenilenmesi (İade-i Muhakeme) Nedir? | Mükyen Hukuk

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 311’de belirlenen hallerde, mahkeme tarafından kesinleştirilmiş bir kararla ilgili hükümlü kişinin lehine ya da aleyhine yeniden yargılama yapılmasına yargılamanın yenilenmesi ya da iade-i muhakeme denir.

Yargılamanın yenilenmesi olağanüstü bir kanun yoludur çünkü kesin bir hükme bağlanmış uyuşmazlık hakkında kural gereği yeniden yargılama durumu söz konusu değildir.

Hükmü veren mahkemeye “yargılamanın yenilenmesi dilekçesi” verilerek yeniden yargılanma başvurusu yapılabilir.

Yargılamanın Yenilenmesi Başvurusu Nasıl Yapılır?

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 317’ye göre yeniden yargılanma talebi, talebin kanuni nedenleri ve dayandığı kanıtları içermelidir. Kesinleşmiş hükmü veren mahkemeye yargılamanın yenilenmesi talebi yapılır. Bu durumda yeniden yargılama talebini alan mahkeme bir önceki yargılama sürecine katılmayan hakim ya da hakimlerden oluşarak yeniden yargılanma talebinin kabule şayan olup olmadığını değerlendirir. Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin Karar: 2010/’e göre eğer bir önceki yargılama sürecinden olan hakim ya da hakimler görevine devam ediyorsa, yargılamanın yenilenmesi süreci için diğer mahkemelerden hakim temin edilmeli ya da bir heyet oluşturulmalıdır.

Örnek olarak; İstanbul 3. Ağır Ceza mahkemesi tarafından verilen ve kesinleşen hükme karşı yargılamanın yenilenmesi talebi gelirse, aynı mahkemede yapılan yargılamanın yenilenmesi talebini değerlendirmek için 2. Ağır Ceza ya da 4. Ağır Ceza mahkemelerinden hakim ya da hakimler görevlendirilir. Buna göre farklı mahkemelerden gelen hakimlerin yaptığı değerlendirmeler sonucunda karar yine İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi adına verilir ve açıklanır. Yapılan yeniden yargılanma başvurusu sonucuna, yargılamanın yenilenmesine gerek olup olmadığı ve talebin isteminin kabule değer olup olmadığına duruşma yapılmadan var olan dosya üzerinde yapılan incelemeler sonucunda karar verilir.

Yargıtay tarafından, yerel mahkemenin kararı temyiz aşamasında düzeltilerek onama kararının verildiği durumda bile, yeniden yargılanma talebi hükmü vermiş olan yerel mahkemeye yapılır.

Yargılamanın Yenilenmesi Başvuru Süresi Nedir?

Yargılamanın yenilenmesinin kanuni yolu talep üzerine işleme alınır. Yargılamanın yenilenmesi talebi olmaksızın mahkeme kendiliğinden harekete geçip kesinleşen hükümle ilgili yeniden bir yargılama yapılması durumunu gerçekleştirmez. Ceza Muhakemesi Kanunu madde 313’e göre hükmün ceza infaz kurumunda infaz edilip edilmemesi, hükümlünün ölümü, kesinleşen hüküm sonucunda henüz yakalanmamış olması durumları ise yargılamanın yenilenmesine engel teşkil etmez.

Herhangi bir süre kısıtlamasına bağlı olmadan yargılamanın yenilenmesi talep edilebilir. Yargılamanın yenilenmesi talebi olağanüstü bir kanun yolu olmasıyla sebebiyle talep oluşturmak için herhangi bir zamanaşımı ya da hak düşürücü süre tanımlanmamıştır. Kesinleşen bir hükümle ilgili kanuni diğer koşulların da sağlanmasıyla süreden bağımsız olarak her zaman yargılamanın yenilenmesi için başvuru yapılabilir.

Yargılamanın Yenilenmesi İçin Yeni Delil veya Olayların Ortaya Konulması

Daha önceki yargılama sırasında ele alınmayan “yeni delil” ya da “yeni olay” mevcut olduğunun ortaya çıkması halinde yargılamanın yenilenmesi kanuni yoluna başvurulur.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu - K.2014/121’de “yeni delil” ve “yeni olay” kavramları aşağıdaki gibi açıklanmıştır.

Yargılamanın yenilenmesi için bu durumda bahsedilen delil ve olayların yeni ortaya çıkmış olması gerekmektedir. Yargılama sürecini yürüten ve hükmü veren mahkemeye yargılama sürecinde bildirilmediği için dikkate alınmadan hükmün verilmesi sebebiyle, sonrasında ortaya çıkan her türlü yeni delil ve olay hükümlü kişi tarafından bilinip bilinmemesi dikkate alınmaksızın “yeni” olarak nitelendirilir. Bu olay ya da delilin geçerli sayılması kesinleşmiş olan hüküm verilirken dikkate alınıp alınmamasıyla ilgilidir ve kesin hükümden sonra ya da önce meydana gelip gelmemesiyle ilgili değildir. Söz konusu olay kesin hükümden önce meydana gelmiş olup ve mahkemenin bilgisine sunulmamasından ötürü değerlendirme sürecine alınmadığı için bu olaylar “yeni” olarak değerlendirilir. Bu durumda mahkeme tarafından yargılama sürecinde dikkate alınmadığı için bu tarz her türlü olgu ve olay “yeni” sayılarak yeniden yargılanma talebine temel oluşturabilir.

Burada belirtmek gerekir ki yargılama sürecinde mahkemeye bildirilen ancak mahkemenin yaptığı değerlendirme sonucunda inandırıcı bulunmayarak dikkate alınmamış olan delil ve olgular “yeni” değildir. Burada vurgulanan “yenilik”ten anlaşılması gereken durum olay ya da olgunun taraf tarafından değil mahkeme tarafından yeni delil veya oldu olup olmadığıdır. Yargılama sürecinde mahkeme tarafından bilinmeyen, incelenmeyen, yargılama konusu yapılmayan ve bu nedenlerle değerlendirilemeyen deliller “yeni delil” ya da “yeni olay” kapsamındadır. Bu tür yeni olay veya delillerin ortaya çıkmasıyla yargılamanın yenilenmesi durumu söz konusu olabilir.

Yukarıda bahsedilen “yeni olay” ya da “yeni delil”in yargılamanın yenilenmesi sonucunu doğurması için bu olay veya delilin önemli olması da gerekmektedir. Başka bir deyişle söz konusu olan yeni olay ve delilin ortaya konulduklarında yargılama sürecinde değerlendirilen diğer olay ve delillerle ya da tek başlarına yargılanan kişinin beraatini ya da yargılanan kişiye daha hafif ceza aldıracak nitelikte olmaları gerekmektedir.

Yargılamanın yenilenmesi talebinin kabule değer olup olmaması konusunda şekil şartının yerine getirilmiş olması yeterli değildir, söz konusu olay veya delillerin yargılama sürecinde sürece dahil edilmeyen ve mahkeme için tamamen yeni olay veya deliller olmasına ek olarak tek başlarına ya da daha önceki olay ve delillerle birlikte değerlendirildiğinde önceki mahkeme hükmünü değiştirebilecek ciddiyette ve önemde olmaları gerekir. Burada bahsedilen nitelikleri taşımayan iddialar sadece şekil unsurlarını karşılamaları sebebiyle yargılamanın yenilenmesine sebep olmazlar. Tekrar vurgulamak gerekir ki yargılama yenilenmesi talebinin mahkeme tarafından kabul görmesi için daha önce verilmiş olan kesin hükümden dönülmesini gerektirecek, haklı gerekçelerle duruşma açılmasını gerekli kılacak ciddiyet ve önemde yeni delil ve olayların varlığı ve mahkemeye sunulması gerekmektedir.

Hangi Hallerde Yargılamanın Yenilenmesi Mümkün Değildir?

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 315’e göre bazı hallerde yeniden yargılama başvurusunun yapılması mümkün değildir. Bu haller;

  • Yalnızca ceza miktarının değiştirilmesi amacıyla yargılama yenilenmesi durumuna başvurulamaz. Yani hükümlünün aldığı cezanın söz konusu kanun maddesinin alt veya üst sınırları arasında artırılması ya da azaltılması amacıyla yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulamaz. Yargılamanın yenilenmesi başvurusu hükümlünün mahkum olduğu suç vasfının değişmesini sağlamak amacıyla yapılabilir. Örnek olarak Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesine göre yargılanıp resmi evrakta sahtecilik nedeniyle 3 yıl cezaya çarptırılan bir kişi, ceza süresinin indirilmesi için yeniden yargılanma talebinde bulunamaz. Ancak, sabit bir fiilde suç vasfı hırsızlık olarak kabul edilmiş bir kimse söz konusu suçun “güveni kötüye kullanma” suçu olarak tanımlanması talebiyle yeniden yargılama talebinde bulunabilir.
  • Eğer hükümdeki hatanın yeniden yargılama yapma yolu dışında başka yollara başvurularak düzeltilmesi mümkün ise yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulmaz.

Yargılamanın Yenilenmesi İsteminin Kabulü veya Reddi

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 319’a göre, yeniden yargılama talebinin reddedildiği durumlar şu şekildedir;

  • Yargılamanın yenilenmesi talebinin kanunda belirtilen şekilde yapılmamış olması,
  • Yargılamanın yenilenmesini gerektirecek kanuni hiçbir sebep gösterilmemiş olması,
  • Yargılamanın yenilenmesi amacıyla sunulan kanuni sebepleri doğrulayacak delillerin açıklanmamış olmasıdır.

Yukarıda sayılan durumların gerçekleşmesiyle yeniden yargılama talebi kabule değer görmez ve reddedilir.

Yargılamanın yenilenmesi talebi belli bir temele dayanmalıdır. Söz konusu talepte öne sürülen iddiaların ortaya konulan delillerle doğrulanması bu temeli oluşturur. Eğer öne sürülen iddialar ile ortaya konulan deliller arasında uyuşmazlık varsa yargılamanın yenilenmesi talebi bu uyuşmazlık sebebiyle temelsiz kalır ve mahkeme tarafından yapılan inceleme sonucunda reddedilir.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20

Diğer Makalelerimiz: