Türk Hukukunda Acente ve Acentelik Sözleşmeleri

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Ticaret Hukuku » Türk Hukukunda Acente ve Acentelik Sözleşmeleri

Türk Hukukunda Acente ve Acentelik Sözleşmeleri | Mükyen Hukuk

Tacirin ticari faaliyetlerini ve kazancını arttırmak amacıyla iki yola başvurması mümkündür. İlki bağımlı yardımcılar ile çalışmak, ikincisi ise şube açmaktır. Her iki yolda mali açıdan tacire külfet yüklemektedir. Bağımlı tacir yardımcılarından pazarlamacının faaliyetleri tacir açısından olumlu bir sonuca ulaşmasa dahi tacir tarafından bir ücret ödenmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra tacirin faaliyetlerini daha geniş bir alanda sürdürmek amacıyla bir şube açması maliyetli olmaktadır. İşte böyle durumlarda tacirin acente adı verilen bağımsız yardımcı ile çalışması daha ekonomik olmaktadır.

Acente Nedir?

Acente, üretilen mal ve hizmetlerin işletme dışında daha geniş bir çevrede pazarlanabilmesi için ayrı bir işletme olarak kurulmuş olan ve bağımsız yardımcı sıfatını taşıyan bir yapıdır. Türk Ticaret Kanunu madde 102 ‘de;

‘Ticari mümessil, ticari vekil, satış memuru veya işletmenin çalışanı gibi işletmeye bağlı bir hukuki konuma sahip olmaksızın, bir sözleşmeye dayanarak, belirli bir yer veya bölge içinde sürekli olarak ticari bir işletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık etmeyi veya bunları o tacir adına yapmayı meslek edinen kimseye acente denir.’ şeklinde tanımlanmaktadır.

Ticaret Kanununda yapılan tanıma göre acente; işletmeye bağlı olmadan, bir sözleşmeye dayanarak belirli bir yer veya bölgede sürekli şekilde ticari işletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık eden veya bunları tacir adına yapan kişidir. Acenteliğin, TTK dışında ayrıca düzenlendiği yerler de mevcuttur. Gemi acenteleri, Gemi Acenteleri Yönetmeliğinde; seyahat acenteleri, Seyahat Acentaları Birliği Kanununda; sigorta acenteleri, Sigortacılık Kanununda; taşıma işleriyle ilgili acentelik faaliyeti hakkında özel düzenleme de Karayolu Taşıma Kanununda bulunmaktadır.

Acentenin Unsurları

Öncelikle acente, tacirin bağımsız yardımcılarındandır. Bağımsız yardımcı demek, çalışma zamanını ve faaliyet düzenini kendisinin belirlenmesi anlamına gelmektedir. Aynı zamanda bağımsız tacir yardımcısı olmanın bir diğer özelliği tacirin doğrudan denetim ve gözetimi altında olmadığı anlamına gelmektedir. Acentenin belirli aralıklarla müvekkile bilgi verme yükümlülüğü olması bağımlı yardımcı olduğu anlamına gelmemektedir. Acente kendisi adına ayrı bir işletme işletmektedir. Acentenin gerçek kişi yada tüzel kişi olarak atanması mümkündür.

Acentenin anlaştığı kişinin tacir olması gerekmektedir. Çünkü acente ancak bir tacirin ticari işletmesini ilgilendiren sözleşmelerin yapılmasına aracılık veya bu sözleşmeleri tacir adına yapma hususlarında tacir adına faaliyette bulunmaktadır. Yani acente, müvekkili olan tacirin sözleşme yapabileceği kişileri bulmakta ve onları sözleşme yapmaya yönlendirmektedir.

Acente ile müvekkil arasındaki faaliyetlerin süreklilik arz etmesi gerekmektedir.

Acentenin Borçları

Acente müvekkilin işlerini görmek ve onun menfaatlerini korumak durumundadır. Acente çoğunlukla tacir konumunda olacağından, basiretli bir acenteden beklenen özeni göstermek zorundadır.

Acente, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protestoyu kabul etmeye yetkilidir. Bu sebeple kendisine yapılan bu ihtar ve ihbarları ve bunun yanı sıra bölgesindeki piyasa koşullarını, müşterilerinin mali durumlarını ve bunlarda meydana gelebilecek değişiklikleri de müvekkiline bildirmekle yükümlüdür.

Acente müvekkil adına aldığı parayı vakit kaybetmeksizin müvekkile ödemekle yükümlüdür. Bunu yapmaz ise Borçlar Kanununa göre gecikme faizi ve tazminat gündeme gelmektedir.

Aksi kararlaştırılmadıkça acente ve müvekkilin birbirlerine karşı rekabet içinde olmaması gerekmektedir. Tekel hakkı denilen bu hak, Ticaret Kanununda belirtilmiş bulunmaktadır.

Acente niteliğiyle bağdaşmayan talimatlar dışında, müvekkilin acenteye talimat vermesi mümkündür. Acentenin bu talimatlara uygun hareket etmesi gerekmektedir.

Acentenin Hakları

Acentenin, acentelik ilişkisinin devamı süresince aracılıkta bulunduğu ya da yaptığı sözleşmeler için ücret isteme hakkı bulunmaktadır. Acentenin ücrete hak kazanacağı zaman Ticaret Kanununda belirlenmiştir. Buna göre acente, kurulan işlem yerine getirildiği anda ve ölçüde ücrete hak kazanmaktadır. Ticaret Kanunu madde 116/2’ye göre;

‘Ücret istemi, muacceliyeti ve hesaplanması bakımından önemli olan bütün konular hakkında acente bilgi istediği takdirde müvekkil bu bilgileri vermek zorundadır.’

Bunun dışında acentenin olağanüstü masrafların ödenmesini isteme hakkı bulunmaktadır. Acentenin faaliyetlerinin sonucu olumsuz olsa bile müvekkil tarafından karşılanması gerekmektedir. Olağanüstü masraflar için acente faize de hak kazanmaktadır.

Acente, acentelik sözleşmesinden kaynaklanan alacakları kendisine ödeninceye kadar, acentelik sözleşmesi sebebiyle elinde bulundurduğu müvekkiline ait eşyaları üzerinde hapis hakkına sahip olmaktadır.

Acente kendisine özel yetki verildiği hallerde sözleşme yapma yetkisine sahip bulunmaktadır.

Acentelik Sözleşmesi

Acentelik sözleşmesinin yapılması herhangi bir şekle bağlı değildir. Sözlü olarak da yapılması mümkündür. Ancak belirli miktarı aşan ücretlendirmelerde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre senetle ispat kuralı gereğince bir uyuşmazlık çıkması durumunda tarafların sözleşmenin varlığını ispat konusunda zorluğa düşecekleri unutulmamalıdır.

Acentenin tacir adına sözleşme yapma yetkisi ise, bu yetkinin yazılı şekilde verilmesine ve bu yetki belgesinin acente tarafından tescil ve ilan ettirilmesine bağlıdır. Acentenin özel yetki belgesi olmadan tacir adına hareket edemeyeceği diğer durumlar Ticaret Kanunu madde 107’de;

‘Müvekkilinin özel ve yazılı izni veya vekâleti olmadan acente, bizzat teslim etmediği malların bedelini kabule ve bedelini bizzat ödemediği malları teslim almaya yetkili olmadığı gibi bu işlemlerden doğan alacağı yenileyemez veya miktarını indiremez.’ denilmek suretiyle belirtilmektedir.

Acentenin yetkisi olmadığı veya yetki sınırlarını aşarak müvekkil adına bir sözleşme yaptığı hallerde müvekkil bunu öğrenir öğrenmez icazet verebilir, vermediği hallerde ise acente bizzat sorumlu olmaktadır.

Kanuna göre; müvekkil yani tacir ile acente arasında yapılan sözleşmede yazılı olarak aksi kararlaştırılmadıkça, tacirin belirli bir yer veya bölge içinde aynı zamanda ve aynı ticaret dalında başka bir acente ile anlaşması mümkün değildir. Aynı şekilde acentenin aynı yer veya bölgede birbiriyle rekabet içinde bulunan birden fazla ticari işletme hesabına acentelik yapması mümkün değildir. Hem müvekkil hem acente kendi adına tekel hakkının kaldırılmasını istiyor ise bunu yazılı şekilde yapmak zorundadırlar.

Acente ile müvekkil arasında yapılan sözleşmenin acentelik sözleşmesi olduğunu anlamak adına kesin ölçütler bulunmamakla beraber bağımsız yardımcıya; aracılıkta bulunduğu veya fiilen yaptığı sözleşmeler için komisyon ödeneceğinin kararlaştırılmış olması acentelik ilişkisini kanıtlar niteliktedir.

Acentelik sözleşmesinin mevcudiyeti için sözleşme hükümleri teker teker incelenmelidir. Hükümlere göre yapılan işin süreklilik arz edip etmediği, işin geçici ya da tek seferlik bir iş olup olmadığı anlaşılmaktadır. Bunun dışında tacirden aldığı mal veya hizmetleri kendi adına satması durumunda acentelik değil, tek satıcılıktan bahsedilmektedir.

Acentelik Sözleşmesinin Sona Ermesi

Acentelik sözleşmesinin belirli süre için yapılmış olması durumunda kural olarak sürenin dolumuyla acentelik sözleşmesi kendiliğinden sona ermektedir. Sözleşmenin belirsiz süreli olması durumunda ise taraflar 3 ay öncesinden yapacakları bir ihbar ile sözleşmeyi sona erdirebilmektedir.

Haklı nedenle fesih ise hem süreli hem süresiz acentelik sözleşmesi bakımından mümkündür. Bu durumda acente bakımından müvekkilin gerekçe göstermeksizin acentenin aracılık ettiği sözleşmeleri yapmaktan kaçınması, acentelik ücretini ödememesi gibi sebepler gösterilebilir. Müvekkil bakımından ise acentenin müvekkile ait iş sırlarını açıklaması, acentenin kendisine düşen görevleri yerine getirmemesi sayılabilmektedir.

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20