Ticari İşletme Devri ile İlgili Bilinmesi Gerekenler Nedir?

Anasayfa » Faaliyet Alanlarımız » Ticaret Hukuku » Ticari İşletme Devri ile İlgili Bilinmesi Gerekenler Nedir?

Ticari İşletme Devri ile İlgili Bilinmesi Gerekenler Nedir? | Mükyen Hukuk

Ticari İşletmenin Devrinde Tescil Nedir?

Ticari bir işletmenin devri Türk Borçlar Kanunu 202. maddede yer alan düzenlemelere göre yapılmaktadır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir;

Türk Borçlar Kanunu Madde 202

Bir malvarlığını veya bir işletmeyi aktif ve pasifleri ile birlikte devralan, bunu alacaklılara bildirdiği veya ticari işletmeler için Ticaret Sicili Gazetesinde, diğerleri için Türkiye genelinde dağıtımı yapılan gazetelerden birinde yayımlanacak ilanla duyurduğu tarihten başlayarak, onlara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olur.

Bununla birlikte, iki yıl süreyle önceki borçlu da devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak sorumlu kalır. Bu süre, muaccel borçlar için, bildirme veya duyuru tarihinden; daha sonra muaccel olacak borçlar için ise, muacceliyet tarihinden işlemeye başlar.

Borçların bu yoldan üstlenilmesinin sonuçları, dış üstlenme sözleşmesinden doğan sonuçlarla özdeştir.

Bildirme veya ilanla duyurma yükümlülüğü devralan tarafından yerine getirilmedikçe, ikinci fıkrada öngörülen iki yıllık süre işlemeye başlamaz.

Yukarıdaki kanun maddesinde şekil usulu yer alan ticari işletme devri için diğer bir koşul ise yazılı bir şekilde devir sözleşmesinin yapılmasıdır. Buna göre; Ticaret Sicili Yönetmeliği 133. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre söz konusu devir işleminin hukuki anlamda geçerlilik kazanabilmesi hazırlanmış olan bu devir sözleşmesinin tescil edilmesine bağlıdır. Buna ek olarak Türk Borçlar Kanunu 202. maddesinde yer alan düzenlemeye göre de ticari bir işletmenin devri için tescil zorunluluğu mevcuttur ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu Madde 202

Bir malvarlığını veya bir işletmeyi aktif ve pasifleri ile birlikte devralan, bunu alacaklılara bildirdiği veya ticari işletmeler için Ticaret Sicili Gazetesinde, diğerleri için Türkiye genelinde dağıtımı yapılan gazetelerden birinde yayımlanacak ilanla duyurduğu tarihten başlayarak, onlara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olur.

Bununla birlikte, iki yıl süreyle önceki borçlu da devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak sorumlu kalır. Bu süre, muaccel borçlar için, bildirme veya duyuru tarihinden; daha sonra muaccel olacak borçlar için ise, muacceliyet tarihinden işlemeye başlar.

Borçların bu yoldan üstlenilmesinin sonuçları, dış üstlenme sözleşmesinden doğan sonuçlarla özdeştir.

Bildirme veya ilanla duyurma yükümlülüğü devralan tarafından yerine getirilmedikçe, ikinci fıkrada öngörülen iki yıllık süre işlemeye başlamaz.

Ticaret Sicil Yönetmeliği 135. maddesinde yer alan “Ticari işletmenin devrinde, devredilen işletmenin malvarlığına dahil olan tapu, gemi ve fikri mülkiyet sicilleri ile benzeri sicillerde kayıtlı bulunan mal ve hakların devralan adına tescilinin gecikmeksizin yapılması amacıyla, müdürlük tarafından ticari işletmenin devrinin tescili ile eş zamanlı olarak ilgili sicillere derhal bildirilir.” düzenlemesine göre ise; ticaret siciline yapılacak olan devir bildirimi söz konusu işletmeyi devralan kişi tarafından yapılmalıdır. Söz konusu bu bildirim ile işletmeyi devralan kişinin hukuki sorumluluğu başlamış olur.

Rekabet Hukuku Çerçevesinde Bildirim Yükümlülüğü Nedir?

Rekabet Kurulu’ndan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’in 5. Maddesinde yer alan düzenlemeye göre;

“Kontrolde kalıcı değişiklik meydana getirecek şekilde;

  • a) İki veya daha fazla teşebbüsün birleşmesi ya da
  • b) Bir veya daha fazla teşebbüsün tamamının ya da bir kısmının doğrudan veya dolaylı kontrolünün, hisse ya da mal varlığının satın alınmasıyla, sözleşmeyle veya diğer bir yolla bir ya da daha fazla teşebbüs veya halihazırda en az bir teşebbüsü kontrol eden bir ya da daha fazla kişi tarafından devralınması, Kanunun 7 nci maddesi kapsamında birleşme veya devralma işlemi sayılır.”

Rekabet Kurulu’ndan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ’in 7. Maddesinde yer alan düzenlemeye göre;

“Bu Tebliğin 5 inci maddesinde belirtilen bir birleşme veya devralma işleminde;

  • a) İşlem taraflarının Türkiye ciroları toplamının yüz milyon TL’yi ve işlem taraflarından en az ikisinin Türkiye cirolarının ayrı ayrı otuz milyon TL’yi veya
  • b) Devralma işlemlerinde devre konu varlık ya da faaliyetin, birleşme işlemlerinde ise işlem taraflarından en az birinin Türkiye cirosunun otuz milyon TL’yi ve diğer işlem taraflarından en az birinin dünya cirosunun beş yüz milyon TL’yi aşması halinde söz konusu işlemin hukuki geçerlilik kazanabilmesi için Kuruldan izin alınması zorunludur.”

Ticari İşletme Devrinde Tasarrufun İptali Nedir?

Öncelikle burada belirtmemiz gerekir ki; ticari bir işletmenin muvazaalı şekilde devredilmesi durumunda devir işlemi geçersiz sayılmaktadır. Söz konusu bu iddia ise herkese karşı ileri sürülebilir. Bu duruma ek olarak bazı haller için kanun borçlu olan kişilerin alacaklılarından mal kaçırma amacıyla hareket etmesi halinde tasarrufun iptali davasını açma hakkı tanır. İcra İflas Kanunu 277. madde ve devam maddelerine göre tasarrufun iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanunu 280. maddenin 3. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre ise; söz konusu ticari işletmenin alacaklılarından mal kaçırma amacı ile devredilmesi halinde alacaklı olan kişiler tarafından tasarrufun iptali davası açılabilir. Söz konusu bu husus “Somut olayda davalı borçlu şirket adına kayıtlı fabrika vasıflı gayrı menkulün şirket mallarının devri niteliğinde olması nedeniyle İcra İflas Kanununun 280/3 maddesi gereğince iptale tabidir.” şeklinde Yargıtay kararında da yer alır.

Buna ek olarak İcra İflas Kanunu 280. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “Ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kastını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kastıyla hareket ettiği kabul olunur.” ifadesi çerçevesinde aksi ispat edilebilir bir karine düzenlenmiştir.

Ticari İşletme Devrinin Sonuçları Nelerdir?

Ticari İşletme Devri Tacir Sıfatının Kaybedilmesi

Öncelikle burada belirtmemiz gerekir ki; ticari bir işletmesini devreden işletme sahibi ticari işletmeci sıfatını kaybeder ve eğer söz konusu kişinin başka bir ticari işletmesi mevcut değilse kişinin sahip olduğu tacir sıfatı sona erer.

Ticari İşletme Devri İşletmeye Tahsil Edilen Unsurlar Devralana Geçmesi

Yukarıda sayılan unsurların ticari işletmenin devredilmesi ile söz konusu işletmeyi devralan kişiye geçtiği kabul edilir. Ancak daha önce de belirttiğimiz gibi taraflar arasında yapılan devir sözleşmesinde bazı unsurların geçeceğinin aksi durumu kararlaştırılabilir.

Ticari İşletme Devri Borçların Üstlenilmesi

Ticari işletmeyi devralan kişi söz konusu devrin Ticari Sicil Gazetesinde yayımlanmasının ardından işletmedeki borçlardan da sorumlu olur.

Ticari İşletme Devri Müteselsil Sorumluluk

Alacaklı olan kişilerin rızası alınmadan ticari işletmenin devri yapılırken borçlar işletmeyi devralana nakledilir. Ancak burada belirtmek gerekir ki; söz konusu bu uygulamada alacaklı olan kişilerin haklarını korumak amacıyla kanun koyucu devredenin devirden sonra iki yıl müteselsil sorumlu olacağını düzenler.

Ticari İşletme Devri Ayıp ve Zapta Karşı Tekeffül

Türk Ticaret Kanunu 21. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre; “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.”

Mükyen Hukuk Bürosu uzman avukatlarından randevu almak için:

Randevu Al
0216 784 43 20